18:59:08

Bir Drone Silahlanma Yarışı

Rusya, her iki tarafın da insansız sistemleri kullanmasına neden olan sinyal bozma ve elektronik savaşa karşı bağışıklık kazandıran fiber-optik kablolarla yönlendirilen yeni insansız hava araçları kullanıyor…

Yine de insansız savaştaki bu son uyarlama oyunun sonunu değiştirecek nitelikte değil. Aksine, kablolu dronlar büyük olasılıkla Rusya ve Ukrayna arasında giderek genişleyen dron silahlanma yarışında sadece bir başka evrim. Savaşta nadiren bir şeyin gerçek bir sihirli değnek olduğu görülür.

Ukrayna’nın Rusya’nın Kursk bölgesini sürpriz bir şekilde işgal etmesinden bu yana, Rus güçlerinin tank ve personel taşıyıcıları gibi Ukrayna askeri araçlarını hedef almak için yeni kablolu insansız hava araçları kullandığını vurgulayan raporlar defalarca ortaya çıktı.

Açık kaynaklı istihbarat hesapları aracılığıyla sosyal medyada paylaşılan görüntüler de insansız hava araçlarının çatışmalarda kullanıldığını belgeledi. Videoda anlatılan, kablosuz sistemlere kıyasla daha yüksek kaliteli görüntü.

Rus askeri Telegram kanalları, dronların “yüksek doğruluk ve elektronik savaşa karşı direnç sağlayan bir fiber optik kablo aracılığıyla kontrol edildiğini” yazarak, görünür kullanımların görüntülerini paylaştı.

Fiber-optik dronların belgelenen ilk kullanımı Mart ayında Ukrayna’nın bir Rus prototipini ele geçirmesiyle gerçekleşmişti, ancak bu silahların kullanımı artık daha yaygın görünüyor.

Drone üzerindeki fiber-optik kablo, drone ile operatör arasında istikrarlı bir bağlantıyı etkili bir şekilde koruyarak radyo parazitlerine ve elektronik savaşa direniyor ve pilotun nerede uçtuğunu görebilmesi için yüksek kaliteli bir video iletimi sağlıyor.

Drone uçarken, kablosu drone’a bağlı bir makaradan çözülür.

Aralarında Alman ve Çinli şirketlerin de bulunduğu çeşitli şirketler fiber optik dronlar üzerinde çalışmaktadır. Örneğin Alman HIGHCAT şirketi, savaş için insansız hava araçları geliştirmek ve inşa etmek üzere kitle fonlaması yapan ve Ukrayna hükûmeti tarafından yönetilen United24‘e göre, fiber-optik insansız hava aracını bu ay içinde Ukrayna’da test etmeyi planlıyor.

Center for a New American Security‘de savunma programı direktörü olan Stacie Pettyjohn, bu sistemlerin etkinliğini internette bulunan belirli bir bilgi alt kümesine dayanarak değerlendirmenin şu anda zor olduğunu, ancak sinyal bozucuların insansız hava araçları üzerindeki etkisi göz önüne alındığında bunların kullanımının mantıklı olduğunu açıkladı.

Bir sorunu çözmenin birden fazla yolu var

Pettyjohn, “Her iki ülkenin de buna yanıt vermeye çalıştığı iki yol var” dedi. Düşük teknolojili, ucuz çözüm, bu yeni kablolu drone gibi bir şey, “onu bozulamayacak bir güdüm sistemine bağlamak”.

Bu tasarım bazı yönlerden, operatörün bağlantıyı sürdürmesine, uçuş yollarını değiştirmesine ve füzenin hedefine ulaşmasını sağlamasına olanak tanıyan tel güdümlü bir sistem olan ve yaygın olarak bulunan ABD yapımı tanksavar TOW füzesi gibi silahlara benzemektedir.

Karıştırma sorununa yönelik yüksek teknolojili çözüm, otonom bir terminal yönlendirme sistemi kullanmaktan geçiyor; bu da drone’u etkili bir şekilde “ateşle ve unut” silahı haline getiriyor çünkü karıştırma operatör ile drone arasındaki bağlantıyı devre dışı bırakırsa bir hedefe kilitlenmiş oluyor. Ayrıca bu kilitlenme özelliği nedeniyle bir pilotun çok fazla beceri sahibi olmasını gerektirmez. Drone savaşında bir sonraki aşamanın burada olabileceğine dair güçlü işaretler var.

Pettyjohn, her iki seçeneğin de artıları ve eksileri olduğunu söyledi. Ancak kablolu drone’un bir dizi potansiyel dezavantajı var.

İlk olarak, operatörün kablolu drone’u nasıl kullandığını göz önünde bulundurması gerekiyor. Bu tür bir bağlantıyla kullanılan dronlar zaten tipik olarak kısa menzilli taktik dronlardır, ancak kablo ek bir menzil kısıtlaması ekler. Bağlanan dronlar da muhtemelen kompakttır ve muhtemelen daha küçük faydalı yükler taşırlar.

Pettyjohn, “drone’a bağlı bir tasma olmasının getirdiği ek ağırlık ve karmaşıklığı da eklediğinizde, gidebileceği yer bir yere kadar” dedi.

Takılı tel, operatörün drone’u uçurabileceği yerleri de kısıtlayabilir. Örneğin ağaç dallarına takılabilir ya da diğer kablolu dronelara dolanabilir. Ayrıca telleri koparmak gibi olası sayaçlar da sistemin savaştaki kullanışlılığını sınırlayabilir.

HIGHCAT, telin makarasından çözüldükten sonra yere düştüğünü ve bunun da “dolaşma olasılığını ortadan kaldırdığını” söyledi. Rus sistemlerinin bu sorunu yeterince ele alıp almadığı belli değil.

Bir drone silahlanma yarışı

Elektromanyetik spektrumda çatışmanın önemli olduğu Ukrayna’daki cephe hatlarında savaşan askerler, karıştırmaya direnmek ve kısa menzilli bir hedefi vurabilmelerini sağlamak için drone’larıyla kablolu bir bağlantı kurmanın değerini görebilirler.

Elektronik savaşta drone kayıpları muazzam boyutlara ulaşmıştır, bu nedenle bağlama ipinin avantajları potansiyel olarak dezavantajlarından daha ağır basmaktadır. Karıştırma tehdidi muhtemelen onları bir ağaca asmaktan çok daha büyük bir endişe kaynağıdır.

Pettyjohn‘a göre, drone geliştirme yarışı devam ettikçe bu tür bir teknolojinin Rusya ve Ukrayna’nın alet çantalarındaki bir başka seçenek haline gelmesi daha muhtemel.

Birinci şahıs görüşlü ya da FPV dronlar Ukrayna’da kayda değer bir savaş alanı tehdidi olarak ortaya çıkmaya başladı. Gözetleme araçları ya da ateşi ayarlamak için varlıklar olarak başladılar ama hızla daha fazlasına, özellikle de hassas saldırı seçeneklerine dönüştüler.

Bu noktadan sonra teknoloji genişledi. Dronlar mayın ya da el bombası atmak, üzerinde patlayıcı bulunan araçlara ya da birliklere çarpmak ve hatta daha büyük, daha zarif sistemler gibi diğer dronları engellemek için kullanıldı.

Elektronik savaş kuvvete zarar verdi, ancak şimdi kablolu dronlar gibi yeni şeyler ortaya çıkıyor. Bir noktada, karşı önlemler geliştirildikçe, büyük olasılıkla başka bir yetenek onun yerini alacaktır. Belki de bu yapay zekâ güdümlü otonom dronelardır. Belki de başka bir şeydir. Ukraynalı yetkililer insansız kara savaş sistemlerinin bir sonraki “oyun değiştirici” olabileceğini söyledi.

Her iki taraf da kedi-fare oyunu oynamaya devam ediyor, birbirlerinin son gelişmelerine adapte oluyor ve karşı koyuyor. Ukraynalı bir yetkilinin daha önce söylediği gibi, “bu, insanlık tarihinin teknolojik açıdan en gelişmiş savaşı".

Bu içeriği beğendiyseniz lütfen çevrenizle paylaşınız…