17:21:25

Ağır Akıl Hastalığı Olan Kişilerde COVID-19 Enfeksiyonu Sonrası Ölüm Riski %50 Daha Yüksek

King’s College London tarafından yapılan yeni bir araştırma, Birleşik Krallık’ta ağır ruhsal hastalığı olan kişilerin, ağır ruhsal hastalığı olmayanlara kıyasla COVID-19 enfeksiyonunu takiben tüm nedenlerden ölüm riskinin daha yüksek olduğunu ortaya koymuştur…

British Journal of Psychiatry‘de yayımlanan çalışmada, şizofreni ve psikozu da içeren ağır akıl hastalığına sahip olmanın COVID-19 salgınının ilk iki dalgası sırasında ölüm riskini ne ölçüde artırdığı araştırıldı.

Psikiyatri, Psikoloji ve Sinirbilim Enstitüsü (IoPPN) ve ESRC Toplum ve Ruh Sağlığı Merkezi‘ndeki araştırmacılar, Şubat 2020 ile Nisan 2021 arasında 660.000’den fazla Birleşik Krallık hastasından elde edilen verileri analiz etti.

Ağır akıl hastalığı olan 7146 kişi arasında, ağır akıl hastalığı olmayanlara kıyasla COVID-19 enfeksiyonunu takiben tüm nedenlerden ölüm riski yüzde 50 daha fazlaydı.

Siyahi Karayipli/Kara Afrikalı kişilerde COVID-19 enfeksiyonu sonrası ölüm riski Beyazlara göre yüzde 22 daha yüksektir ve bu durum ağır akıl hastalığı olan ve olmayan kişiler için benzerdir. Ancak, hasta verilerinin yaklaşık yüzde 30’unda etnik köken kaydedilmemiştir.

Çalışma bölgesel farklılıkları da ortaya koymuştur: Ortalama olarak, COVID-19 enfeksiyonunu takiben ölüm riski Kuzey Birleşik Krallık bölgelerinde Güney bölgelerine kıyasla daha yüksektir. Kuzey İrlanda, Doğu Midlands ve Kuzeydoğu’da yaşayanların ölüm riski Londra’da yaşayanlara kıyasla yüzde 24 ila 28 arasında artmıştır.

Araştırmanın kıdemli yazarı ve King’s IoPPN‘de psikiyatrik epidemiyoloji alanında kıdemli öğretim görevlisi olan Dr. Alex Dregan şunları söyledi “COVID-19’un ağır ruhsal hastalığı olan kişiler arasında erken morbidite üzerindeki etkisini anlamak için Clinical Practice Research Datalink’i kullanan ilk grup biziz, bu da bunu türünün en büyük çalışmalarından biri haline getiriyor Önceki araştırmalar bu sağlık eşitsizliklerinin var olduğunu göstermiştir, ancak çalışmamız pandeminin bunları nasıl daha da kötüleştirdiğini gerçekten göstermektedir. Şimdi bunun nedenini anlamaya çalışmamız ve bu insanların hizmetlere nasıl eriştikleri ya da erişmedikleri konusunda bir örüntü olup olmadığını görmemiz gerekiyor."

Araştırma ayrıca birden fazla uzun süreli sağlık sorunu – multimorbidite – olanların ölüm riskinin daha yüksek olduğunu ortaya koymuştur: COVID-19 enfeksiyonunu takiben her bir ek uzun süreli sağlık sorunu için ölüm riski ağır ruhsal hastalığı olan kişilerde %6, ağır ruhsal hastalığı olmayan kişilerde ise %16 artmıştır.

Çalışma, Sağlık Vakfı tarafından finanse edilen ve hem nicel hem de nitel yöntemler kullanan COVID-19 Ruh Sağlığı ve Multimorbiditelerde Etnik Eşitsizlikler (COVE-IMM) adlı projenin bir parçasıdır.

COVE-IMM projesinin baş araştırmacısı ve ESRC Toplum ve Ruh Sağlığı Merkezi‘nde kohortlar ve nicel yöntemler platformunun eş lideri ve baş yazar Dr. Jayati Das-Munshi şunları söyledi:

“Bunlar çarpıcı bulgulardır ve ağır ruhsal hastalıklarla yaşayan insanlar, ırksal gruplardan gelen insanlar ve ülkenin farklı bölgelerinden gelen insanlar için var olan sağlık eşitsizliklerini vurgulamaktadır. Bu grupların deneyimleri hakkında daha fazla bilgi edinmemiz gerekiyor, bunu da derinlemesine mülakat araştırması yoluyla yapıyoruz ve ayrıca hizmetlerimizin bu savunmasız insanlara nasıl hizmet verdiğine dair boşlukları da anlamamız gerekiyor. Pandemi bu eşitsizliklere ışık tuttu ve yeni politikalar geliştirmek ve hizmet sunumunu iyileştirmek için bundan ders çıkarmalıyız."

Veriler, 60 milyondan fazla anonimleştirilmiş elektronik birinci basamak sağlık hizmeti kaydını içeren dünyanın en büyük klinik araştırma veritabanlarından biri olan Klinik Uygulama Araştırma Veritabanından elde edilmiştir. Araştırmacılar ESRC Toplum ve Ruh Sağlığı Merkezi, Ulusal Sağlık ve Bakım Araştırmaları Enstitüsü (NIHR) Uygulamalı Araştırma İşbirliği (ARC) Güney Londra ve NIHR Maudsley Biyomedikal Araştırma Merkezi‘nin bir parçasıydı.

Bu içeriği beğendiyseniz lütfen çevrenizle paylaşınız…