"Ne Kadar Büyük Bir Platformun Var?"
Sample Text
Sosyal Medya Algoritmaları Bizim Yerimize Karar Vererek Kültürümüzü Nasıl ‘Sığlaştırıyor’?
Filterworld yazarı Kyle Chayka, ne izleyeceğimizi, okuyacağımızı ve dinleyeceğimizi belirleyen algoritmaları inceliyor. Makine güdümlü küratörlüğün bizi uysal tüketiciler haline getirdiğini savunuyor. Yazar Kyle Chayka, “Tüketmek için bir kültür parçasını seçme eylemi gerçekten güçlü bir eylemdir" diyor.
Yaklaşık on yıl önce Facebook, Twitter veya Instagram‘ı açtığınızda, muhtemelen kronolojik sırayla arkadaşlarınızdan ve ailenizden gelen gönderileri görürdünüz. Günümüzde ise kullanıcılar bir algoritma tarafından düzenlenmiş içerik yağmuruna tutuluyor. Bitkiler hakkında tutkulu musunuz? Spor mu? Kedilere mi? Politikaya mı? İşte görecekleriniz bunlar.
New Yorker yazarı Kyle Chayka, “Ne yaptığınızı ölçen, bu platformlardaki tüm kullanıcıların verilerini tarayan ve ardından her bir kişinin en çok neyle ilgileneceğini tahmin etmeye çalışan denklemler var," diye açıklıyor. “Yani düzgün, sıralı bir akış yerine, sürekli olarak neye tıklayacağınızı, ne okuyacağınızı, ne izleyeceğinizi ya da dinleyeceğinizi tahmin etmeye çalışan bir akışa sahip oluyorsunuz."
Yeni kitabı Filterworld‘de Chayka, tükettiğimiz müzik, haber ve filmlerden yediğimiz yiyeceklere ve gittiğimiz yerlere kadar her şeyi belirleyen algoritmik önerileri inceliyor. Tüm bu makine güdümlü küratörlüğün bizi uysal tüketiciler haline getirdiğini ve beğenilerimizi ve zevklerimizi düzleştirdiğini savunuyor.
Sosyal medya algoritmalarının kültürel tüketimi nasıl etkilediğini ve kullanıcıları nasıl daha pasif hale getirdiğini tartışan metinden öne çıkan bazı ana noktalar:
Algoritmik Düzenleme: On yıl öncesine kıyasla, şu anda sosyal medya platformlarında içerik akışının kronolojik sırayla değil, algoritmalar tarafından düzenlendiği belirtiliyor. Bu algoritmalar, kullanıcıların ilgi alanlarına ve tıklama geçmişlerine dayanarak içeriği kişiselleştirir.
Filterworld Kitabı: Kyle Chayka‘nın “Filterworld" adlı kitabında, algoritmik önerilerin müzik, haber, film, yiyecek ve gidilen yerlere kadar geniş bir yelpazede tüketilen içerikleri nasıl belirlediği ve kullanıcıları nasıl etkilediği inceleniyor.
Pasif Tüketim ve Düzleştirme: Chayka, algoritmaların kullanıcıları çok şeyle besleyerek, tıklama olasılığı düşük ancak hoş ve sıradan içerikleri önererek daha pasif hale getirdiğini ve beğenileri ile zevkleri sığlaştırdığını savunuyor.
Sanatçı ve İçerik Üreticilerinin Zorlukları: Algoritmalar, içerik üreticilerini, eserlerini platformlara uygun hale getirmeye ve viral olabilecek unsurlar eklemeye zorluyor. Özellikle müzik alanında, kullanıcının dikkatini hemen çekebilecek etkileyici kancalar eklemek önemli hale geliyor.
Düzenlemelerin Rolü: Chayka, sosyal medya şirketlerine yönelik düzenlemelerin etkilerini azaltabileceğini öne sürüyor. Meta gibi şirketlerin belirli mülklerini elden çıkarması ve rekabet etmeye zorlanması durumunda, kullanıcıların daha fazla seçeneğe sahip olabileceğini belirtiyor.
Gazetecilik ve Algoritmalar: Algoritmaların, haberleri belirleme sorumluluğunu geleneksel yayınlardan alarak, kullanıcının tükettiği hikayelere ve oluşturulan anlatılara yön verdiği belirtiliyor.
Pasif Tüketimin Etkisi: Pasif tüketimin kültür hakkında derin düşünmeyi ve kendi eğilimlerini takip etmeyi engellediği, tüketicilerin daha pasif hale getirildiği ifade ediliyor.
Sanat ve Zorluğun Eksikliği: Pasif tüketimin, kültürü düşünmeme, derinlemesine inceleme ve zorlayıcı veya şaşırtıcı eserlere yönelme konusundaki endişeler ifade ediliyor. Bu durumun, büyük sanat eserlerini ya da zorlayıcı yapıtları görmeme riski taşıdığı belirtiliyor.