COVID-19 aşılarının Amerika Birleşik Devletleri’nde ilk kez uygulanmasından yaklaşık bir yıl sonra, ülke daha önceki pandemik yaşamı tanımlayan birçok özelliğe geri dönüyor: maske zorunluğu, toplu aşılama alanları, kalabalık hastaneler ve artan ölü sayısı. New York Şehri yoğun bakım ünitesi (YBÜ) hemşiresi Sandra Lindsay, geçtiğimiz 14 Aralık’ta Pfizer’in yeni onaylanmış aşısından bir doz oldu ve aşılanan ilk ABD vatandaşı oldu.

O zamandan beri, 200 milyondan fazla kişi – ABD nüfusunun %60’ından fazlası – Hastalık Kontrol Merkezlerine göre en az iki doz Pfizer/BioNTech veya Moderna aşısı veya bir Johnson & Johnson’ın tek doz aşısını oldu.

Modern bilimin bu zaferine rağmen, ülkedeki ölü sayısı artmaya devam ediyor. Reuters çetelesine göre, ilk dozun uygulanmasından bu yana, yaklaşık 500.000 kişi daha COVID-19’dan öldü ve ülkenin önümüzdeki hafta 800.000 sınırını geçmesi bekleniyor.

Salgının başlangıcından bu yana 50 milyona yaklaşan hem enfeksiyon hem de ölümler, özellikle kuzey eyaletlerinde daha soğuk havanın kapalı alanlardaki faaliyetleri zorlayarak virüs bulaşmasını kolaylaştırması nedeniyle son haftalarda artıyor.

Cuma günü yeniden ortaya çıkan enfeksiyonlar, Demokrat olan New York Valisi Kathy Hochul‘u, aşı kanıtı gerektirmeyen işyerleri ve mekânlarda yüz maskelerini geçici olarak yeniden uygulamaya sevk etti.

Hochul yaptığı açıklamada, “Özellikle elimizdeki aşıyla birlikte bir kış dalgasıyla karşı karşıya kaldığımız noktaya gelmemeliydik ve pek çok New Yorklunun bu pandemiyi henüz aşamamış olmamızdan duyduğu hayal kırıklığını paylaşıyorum." Dedi.

Cumhuriyetçi valilerinin çoğunlukla hükûmetin aşırı müdahalesi olarak kaçındıkları maske kuralları pandeminin 2020 yıl sonu tatil sezonunda başlayan en kötü dalgalanması sırasında birçok Demokrat vali için ortak bir enfeksiyon önleme aracıydı.

Virüsle mücadele, şu anda baskın olan Delta varyantı ve ilk kez geçen ay tanımlanan ve 50 eyaletin neredeyse yarısında tespit edilen ve hızlı yayılan Omicron da dahil olmak üzere daha agresif mutasyonları nedeniyle karmaşık hale geldi.

Uzmanlar, aşıların siyasallaşması ve birçok Amerikalının aşı yaptırmakta tereddüt etmesinin de pandeminin devam etmesine yardımcı olduğunu ve genellikle daha ölümcül sonuçlar verdiğini söylüyor.

Connecticut’taki sağlık yetkilileri bu hafta aşılanmamış kişilerin COVID-19 ile enfekte olma olasılığının beş kat, hastaneye kaldırılma olasılığının 12 kat ve ölme olasılığının 16 kat daha fazla olduğunu söyledi.

‘BU YANGIN İÇİN YAKIT’

New Mexico’da aşılanmamış hastalar yoğun bakım ünitelerini doldururken hastaneler rekor kapasite seviyelerine ulaşıyor. Eyaletin Demokrat valisi Michelle Lujan Grisham, hastaneye yatışları sınırlamaya çalışmak için 2021’in başlarında aşıları zorladı.

Vermont, Rhode Island ve New Hampshire gibi erken aşılama oranlarının yüksek olduğu diğer eyaletlerde olduğu gibi, New Mexico’da bağışıklık azaldı ve bu eyaletleri yeni vakalar için sıralamaların en üstüne doğru itti.

Sağlık yetkililerine göre Salı günü 150’den fazla kişi Albuquerque’deki iki acil serviste boş bir hastane yatağı bekledi, bazı akrabalar hüsranla personele saldırdı.

New Mexico Sağlık Bakanı Vekili David Scrase gazetecilere verdiği demeçte, “Bu yangının yakıtı, vakalarımıza göre aşılanmamış bireylerdir. Hastanelerimiz gerçekten vahim bir durumda."

Yetkililer, eyaletteki dört COVID hastasından üçünün aşısız olduğunu söyledi. Aynı şey, ülkenin en kötü salgınlarından biriyle uğraşan Michigan için de geçerliydi.

New Jersey’de Omicron varyantının tespit edilmesinden kısa bir süre sonra, Vali Phil Murphy bu hafta eyalette daha önce kapatılan toplu aşılama alanlarından birini, sakinleri destekleyici aşı yaptırmaya teşvik etmek amacıyla yeniden açtı.

Eyaletlerin aşıları hızlandırmak için bu yılın başlarında açtığı büyük aşılama alanlarının çoğu kapandı.

CDC, şu ana kadar Amerikalıların yaklaşık dörtte birinin ek güçlendirici dozlar aldığını tahmin ediyor. Aşılar artık 16 yaş ve üstü herkes için yetkilendirildiler.

Erken pandeminin bir başka sembolü olan kontamine yolcu gemisi de bu hafta yeniden ortaya çıktı.

Norveç Cruise Line Holdings Pazartesi günü, Omicron varyantına sahip olduğundan şüphelenilen bir Güney Afrikalı mürettebatın hafta sonu New Orleans’ta karaya çıkan bir gemide tespit edilen 17 virüs vakası arasında olduğunu söyledi.

Mart 2020’de Amerika Birleşik Devletleri’nde nispeten az vaka bildirildiğinde, Grand Princess yolcu gemisi California, Oakland’a yanaşmasına izin verilmeden önce günlerce denizde tutuldu. Testlerin 21 pozitif koronavirüs vakasını ortaya çıkarmasından sonra 2400 yolcusu askeri üslerde karantinaya alınmıştı.

Bu içeriği beğendiyseniz lütfen çevrenizle paylaşınız…