07:00:00

Araştırmaya Göre D Vitamini Çoğu Hastalığı Önlemiyor

Yeni bir çalışmanın sonuçları, D vitamini takviyelerinin faydaları konusunda tartışmalara yol açtı. Ancak takviyeler düşme ve kırık riski yüksek olanlar için faydalı olabilir. British Medical Journal‘da Çarşamba günü yayımlanan yeni bir araştırmaya göre, D vitamini takviyeleri insanların çoğunda hastalıkları önlemeye yardımcı olmuyor.

Günlerin kısa ve gökyüzünün bulutlu olduğu kasvetli kış aylarında, birçok insan güneş ışığının faydalarını şişe formunda arayabilir ve D vitamini takviyelerine ulaşabilir. Güneş ışığına maruz kaldığında cilt tarafından doğal olarak üretilen bu vitamin, sağlıklı kemikleri, dişleri ve kasları korumak ve bunların kırılgan hale gelmesini ve kırılma riski taşımasını önlemek için gereklidir.

Ancak takviyelerin etkisine ilişkin klinik çalışmalardan elde edilen kanıtların gözden geçirilmesi, takviye yoluyla D vitamini almaya çalışmanın o kadar da faydalı olmadığını ortaya koymuştur.

Yeni Zelanda’daki Auckland Üniversitesi‘nde tıp profesörü olan Mark Bolland yaptığı açıklamada, “Mevcut kanıtların hastalıkları önlemek için D vitamini takviyesinin kullanımını desteklemediği sonucuna vardık" dedi. Bolland, araştırmayı Aberdeen Üniversitesi‘nde sağlık bilimleri araştırmaları klinik kürsüsü olan Alison Avenell ile birlikte yönetti.

Ekibe göre, klinik deneyler takviyenin düşme, kemik ve kas kırılmalarının yarattığı riski azalttığını gösteremedi. Ancak, huzurevlerinde yaşayanlar ve daha soğuk iklimlerde yaşayan daha koyu tenli insanlar gibi yüksek risk altında olan kişilerde faydalı olabileceğini kabul ediyorlar.

Risk altındaki kişilere sonbahar ve kış aylarında takviye öneren araştırmacılar, D vitamininin doğal yollardan nasıl alınabileceği konusunda da tavsiyelerde bulunuyor. Avenell, “D vitamini yüksek risk altında olan kişileri koruyacaktır" dedi.

Doğal kaynaklar
İlkbahar ve yaz aylarında, Kuzey Amerika ve Yeni Zelanda gibi Kuzey ve Güney Yarımküre’nin uzak bölgelerinde, insanlar ciltlerindeki güneş ışığı ve diyetlerindeki gıdalar yoluyla yeterli D vitamini üretme eğilimindedir. Bu vitamin, kemik büyümesini desteklemek için vücudun kalsiyumu emmesine yardımcı olur.

Amerika Birleşik Devletleri’nde 1-70 yaş arası için 15 mikrogram olarak hesaplanan yeterli D vitamini almak, çocuklarda raşitizmi ve yetişkinlerde osteomalaziyi de – kemik yumuşaması önler. Avenell, “Bu hastalıkları önlemeye çalışıyoruz" dedi.

Ancak sonbahar ve kış aylarında seviyeler düşer. Vücuttaki seviyeleri yüksek tutmak için yağlı balık, yumurta sarısı, kırmızı et ve karaciğer gibi doğru gıdaları tüketmek yardımcı olur – ki bunu herkes yeterince başaramayabilir. Ulusal Sağlık Enstitüleri’ne göre, süt, tahıllar ve sürülebilir gıdalar da dahil olmak üzere güçlendirilmiş gıdalar, Amerikan diyetinde en fazla D vitamini sağlayan gıdalardır.

Avenell, “ABD’de – gıda yoluyla – D vitamini takviyesi daha yüksektir" dedi.

Ancak İngiltere gibi ülkelerde gıdalar bu kadar sık takviye edilmiyor ve bu nedenle takviye öneriliyor. Yakın zamana kadar tavsiyeler çoğunlukla raşitizm ve osteomalazi riski yüksek olan kişilere yönelikti, ancak bu yaz İngiltere Halk Sağlığı herkesin günde 10 mikrograma eşdeğer D vitamini almasını tavsiye etti.

Avenell, “Bu büyük bir değişiklik" dedi. “Kanıtların kış aylarında bunun gerekliliğini desteklediğini düşünmüyoruz."

Yine Çarşamba günü yayımlanan ayrı bir makalede, İngiltere Halk Sağlığı beslenme bilimi başkanı Dr. Louis Levy, önerilen dozun, kanıtları gözden geçiren Beslenme Bilimsel Danışma Komitesi tarafından da desteklendiğini savundu.

Levy yaptığı açıklamada, “Günler daha karanlık ve kısa olduğunda ve güneşe maruz kalma oranı minimuma indiğinde, sadece diyet yoluyla yeterli miktarda D vitamini almak zor olduğundan, insanlar günlük 10 mikrogram D vitamini takviyesi almayı düşünmelidir" dedi.

Ancak Avenell‘in araştırması, takviyelerin hiçbir fark yaratmadığını savunuyor.

“Herhangi bir zarar vermeleri olası değil" dedi. “Ancak yetişkin nüfusta, Public Health England seviyelerinde takviye yapmak düşmeleri veya kırıkları önlemiyor."

Araştırma, D vitamini ile ilişkili olduğu iddia edilen diğer faydalar konusunda da sonuçsuz kalmıştır. “D vitamininin kalp hastalığı veya kanser gibi diğer rahatsızlıklara karşı koruma sağladığına dair kesin bir kanıt göremedik" dedi.

Devam eden bir tartışma
D vitamininin artıları ve eksileri uzun zamandır tartışılıyor, ancak yüksek risk altında olanlar dışında faydalarını sorgulayan bu incelemeyle birlikte birçok uzman, insanların D vitamini almayı bırakması halinde ortaya çıkacak sonuçlardan korkarak geri adım attı.

Reading Üniversitesi‘nde gıda biyobilimi profesörü olan David Richardson, “Çocukluk, ergenlik, doğurganlık çağındaki kadınlar ve yaşlılar için düşük D vitamini durumunun ele alınmaması, halk sağlığı açısından uzun vadeli ciddi sonuçlar doğurabilir" dedi. “D vitamini yetersizliğinin yaygınlığına dair artan kanıtlar karşısında şimdi harekete geçilmesi gerekiyor."

Birmingham Üniversitesi‘nde moleküler endokrinoloji profesörü olan Martin Hewison da aynı görüşte.

“Birleşik Krallık’taki insanların özellikle kış aylarında yüksek D vitamini eksikliği riski altında olduğu açıktır" diyen Avenell, takviyelerin özellikle “Afrika, Afro-Karayip ve Güney Asya kökenli koyu tenli kişiler; kapalı alanlarda kapalı kalan kişiler ve dışarıdayken ciltlerini örten kişiler gibi yüksek eksiklik riski altındaki kişiler için uygun olduğu" noktasının altını çizdi.

Hewison ayrıca konuyla ilgili çeşitli düzeylerde kafa karışıklığı ve bilinmezliklerin devam ettiğinin altını çizdi. “Hangi D vitamini seviyelerinin eksiklik olarak kabul edileceği konusunda hâlâ bazı tartışmalar var ve bu, üzerinde çalışılan hastalığa göre değişiyor" dedi.

“Ancak buradan çıkarılacak mesaj, sağlığa faydalarını değerlendirmek için yeni klinik çalışmalar planlamadan önce D vitamininin nasıl çalıştığı hakkında daha fazla bilgi sahibi olmamız gerektiğidir. Bu arada, İngiltere Halk Sağlığı’nın D vitamini tavsiyeleri muhafazakâr ve mantıklıdır ve insanlar bunlara uymalıdır."

Bu içeriği beğendiyseniz lütfen çevrenizle paylaşınız…