Bu Tam Olarak Yeni Bir Şey Değil...
08:30:00
İtlaf, Sokağa Çıkma Yasakları ve Sınırlamalar: Avustralya Kedi Sorununa ‘Savaş İlan Etti’
Yabani kediler uzun zamandır kıtanın yerli yaban hayatı için büyük bir tehdit olarak kabul ediliyor. Ancak şimdi hükümet evcil kedileri dizginlemenin yollarını da araştırıyor. Birleşmiş Milletler’in bu hafta yayımladığı yeni bir rapora göre, istilacı türler Avustralya’daki biyolojik çeşitlilik kaybının en büyük nedenidir. Avustralya Çevre Bakanı Tanya Plibersek’e göre, vahşi kediler ülke topraklarında en istilacı türler ve yılda tahminen iki milyar hayvanı öldürüyorlar…
Avustralya hükûmeti bu hafta bu kedilere karşı “savaş ilan ettiğini" duyurdu ve eğlence amaçlı avcıların vahşi kedileri vurması için programlar oluşturmak ve vahşi doğada yakalanan bazı kedilere ötenazi uygulamak gibi önlemleri içeren bir eylem planı taslağı yayımladı.
Bu tam olarak yeni bir şey değil – Avustralya hükûmeti 2015 yılında da vahşi kedilere karşı savaş ilan etmişti – ancak son teklif bazı yeni unsurlar içeriyor. Yetkililer ayrıca evcil kedilere geceleri kapalı alanlarda tutmak, her hanenin sahip olabileceği kedi sayısına bir üst sınır getirmek ve daha fazla kedisiz banliyö oluşturmak gibi daha fazla sınırlama getirmeyi düşünüyor.
“Bu istişare belgesi gerçekten önemli sorular soracak, örneğin ‘Kedi sokağa çıkma yasağı olmalı mı? Yerel yönetimler kendi bölgelerindeki kedi sahipliğini kısıtlamak için daha fazla fırsata sahip olmalı mı?"
Avustralya’daki birçok yerel yönetim halihazırda sıkı kedi kısıtlamalarına sahip ve bunlardan bazıları uluslararası manşetlere taşındı. Güney Avustralya’daki ironik isimli Mount Barker, her haneye iki evcil kedi sınırlaması getiriyor. Diğer yerel meclisler evcil kedilerin kapalı alanlarda tutulmasını şart koşuyor ya da banliyöleri evcil hayvanların her zaman kapalı alanlarda tutulması gereken “kedi koruma bölgeleri" olarak belirledi.
Avustralya’da anakaranın kuzeybatısında yer alan Christmas Adası, adaya daha fazla kedi getirilmesini yasaklamış ve tüm sakinlerden evcil kedilerini kısırlaştırmalarını istemiştir.
Bu evcil hayvan yönetimi stratejileri genellikle yerel düzeyde yürürlüğe konsa da, eyalet düzeyinde zayıf veya farklı yasalarla kısıtlanabilmektedir. Hükûmetin yeni önerisine göre, eyaletler tutarlı yasalar oluştururken, yerel yönetimler de kedisiz banliyöleri daha kolay oluşturabilecek.
Birkaç ay önce Avustralya Ulusal Üniversitesi‘nde profesör olan ve kedilerin etkisi konusunda ülkenin önde gelen araştırmacılarından biri olan Sarah Legge, Avustralyalıların evcil kedileri kontrol altına almak için alınan bu önlemleri diğer birçok ülkedeki insanlara göre genel olarak daha fazla kabul ettiğini söyledi.
“Belki de Avustralya’da işimiz daha kolay, çünkü maalesef çok fazla tür kaybettik" dedi. “Halk, evcil kedi sahipleri de dahil olmak üzere kedilerin kontrol altına alınmasını çok daha fazla destekliyor."
Legge‘nin araştırmasına göre bir evcil kedi yılda ortalama 186 memeli, kuş, sürüngen ve kurbağa öldürürken, yabani bir kedinin öldürebileceği hayvan sayısı 748’dir. Bununla birlikte, evcil kediler banliyölerde daha yüksek yoğunlukta bulunduklarından, banliyölerde hektar başına öldürdükleri toplam hayvan sayısı, çalılıklardaki vahşi kedilerin öldürdüğü hayvan sayısından daha fazladır.
Legge, evcil ve yabani kedilerin etkilerinin “birbirine karıştığını" söyledi. “Evcil hayvanlar sokak kedilerine, sokak kedileri de vahşi kedilere dönüşebilir. Ve ters yönde de geri dönebilirler."
Avustralya onlarca yıldır vahşi kedi sorunuyla boğuşuyor olsa da, onları yakalamak, vurmak ve zehirlemek için programlar uyguluyor olsa da, sadece son yıllarda dikkatler evcil kedilere de çevrildi.
Profesör Legge, “Yabani kediler üzerinde uzun süre çalıştık ve bir noktada, yaklaşık beş yıl önce, evcil kedilerle ilgili konuşmayı yavaş yavaş açmanın doğru zaman olduğuna karar verdik" dedi.
Bunun özellikle kedi sahipleriyle yapılması gereken hassas bir konuşma olduğunu da sözlerine ekledi. “Tartışmayı kutuplaştırmamak ve insanları evcil hayvanları konusunda savunmacı hale getirmemek konusunda herkes çok dikkatliydi."
“Bir seçeneğimiz var: Ya eşsiz biyoçeşitliliğimizi yönetmek ve korumak istediğimize karar vermeliyiz ya da bunun olmasına izin veririz ve vahşi kediler ülkede başıboş dolaşır," dedi. “Bu yapmamız gereken bir seçim ve bence bunu yapabiliriz ve yine de evcil hayvan sahiplerine karşı gerçekten duyarlı olabiliriz."