13:39:48

Kahve Kalbinize Yardımcı mı Yoksa Zarar mı Veriyor?

Harvard Tıp Fakültesi‘nde tıp profesörü olan Dr. J. Michael Gaziano, “Kahvenin kalp üzerindeki etkileri hakkındaki düşünceler her iki yönde de değişti" diyor. 1960’larda kahve, koroner arter hastalığı için bir risk faktörü olarak kabul ediliyordu, ancak daha sonraki araştırmalar sadece ağır kahve tüketiminin (günde beş veya altı fincandan fazla) kalbe zarar verebileceğini öne sürdü. Ancak Dr. Gaziano, aşırı miktarda kahve içen insanların, mütevazı miktarlarda kahve içen insanlardan başka birçok yönden farklı olduğunu belirtiyor…

Amerikalıların en sevdiği sabah kahvesi yıllar boyunca karışık eleştiriler aldı. İşte kahvenin kardiyovasküler etkilerinden bazılarına daha yakından bir bakış:

Bir java sarsıntısı mı?

Kahve bir uyarıcı olan kafein içerdiğinden, insanlar uzun zamandır kahve içmenin kalbi “coşturup coşturmayacağını“, çarpıntıyı (atlanmış, kaçırılmış veya güçlü bir kalp atışının garip hissi) veya atriyal fibrilasyonu (hızlı, düzensiz bir kalp atışıyla işaretlenen bir kalp ritmi sorunu) tetikleyip tetiklemeyeceğini merak ediyor.

Bununla birlikte, Dr. Gaziano‘nun eş yazarlığını yaptığı 2019 tarihli bir çalışmaya göre, orta miktarda kahve içen kişilerde (günde bir ila üç fincan) atriyal fibrilasyon riski daha düşük görünmektedir. Çalışmada, daha fazla ya da daha az kahve içenlerin atriyal fibrilasyon geliştirme olasılığının daha fazla ya da daha az olmadığı bulunmuştur.

Birçok diyet araştırması gibi, bu çalışma da gözlemseldi: insanlar ne tükettiklerini bildirdiler ve araştırmacılar uzun yıllar boyunca sağlıklarını takip ettiler. Ancak yeni bir çalışma farklı bir yaklaşım benimsedi -kahve içmenin kısa vadeli etkilerini doğrudan ölçtü.

Adımlar ve uyku

“Bu yeni çalışma bulmacanın önemli bir parçasını oluşturuyor" diyor Dr. Gaziano. Bulgulardan biri -insanların kahve içtikleri günlerde daha fazla adım attıkları- kafeinin fiziksel performansı biraz artırabileceğini gösteren diğer araştırmaları destekliyor. Öte yandan, kafeinin uyku üzerindeki olumsuz etkileri de iyi bilinmektedir ve yetersiz uykunun kardiyovasküler sağlık için bir risk olduğu giderek daha fazla kabul edilmektedir.

Ekstra egzersizin, insanların kahve içmekten dolayı azalan uykularını dengeleyip dengelemediğini bilmek zor. Günlük fincanının yarısı kafeinsiz kahve olan Dr. Gaziano, çoğu insanın kahveye nasıl tepki verdiğini bildiğini ve alımını buna göre ayarladığını söylüyor.

Çalışmanın sınırlılıkları

Ancak tüm çalışmalar gibi yeni çalışmanın da sınırlılıkları var. Örneğin, sadece nispeten genç ve sağlıklı kahve içicilerini kapsamaktadır. Dolayısıyla bulgular, çarpıntı geçirme olasılığı daha yüksek olan yaşlı insanlar için geçerli olmayabilir. Aslında, kahveden kaçınan (ve bu nedenle çalışmanın bir parçası olmayan) insanlar, çarpıntıyı tetiklediğini fark ettikleri için bu içecekten kaçınıyor olabilirler.

Kalple ilgili diğer etkiler

Çalışmada ayrıca kahve içmenin erken ventriküler kasılmalarda hafif bir artışa yol açtığı keşfedilmiştir. Bu kısa süreli ritim bozuklukları (kalbin çarpması veya takla atması gibi hissedilebilir) yaygındır ve özellikle sağlıklı kişilerde genellikle zararsızdır. Ancak, kalp hastalığı olan ve sürekli, garip kalp ritimleri fark eden kişiler doktorlarıyla konuşmalıdır.

Daha önceki araştırmalar kahvenin kalple ilgili diğer yaygın riskler üzerindeki etkilerini araştırmıştır. Kahve içmek kan basıncını yükseltse de, bu etki geçicidir ve yüksek tansiyon geliştirme olasılığınızı artırmaz; hatta riskinizi azaltabilir. French press kahve ve espresso gibi filtrelenmemiş kahve, zararlı LDL kolesterolü yükseltebilecek bileşikler içerir. Ancak, özellikle günde iki fincandan fazla filtre edilmemiş kahve içmiyorsanız, diyetinizin geri kalanıyla karşılaştırıldığında bu etki muhtemelen önemsizdir.

Dr. Gaziano, “Benim aklımdaki soru, en çok önemsediğim sonuç olan kardiyovasküler hastalık üzerindeki genel etkinin ne olduğu?" diyor. Kanıtlara bir bütün olarak baktığınızda, kahvenin olumlu ya da olumsuz bir etkisi yok gibi görünüyor" diyor. Kahveyi seviyorsanız, uykunuza engel olmadığı sürece günde birkaç fincana kadar tadını çıkarın. Ayrıca kahvenize çok fazla krema ve şeker atmayın, çünkü bunlar doymuş yağ ve boş kalori ekler, diye ekliyor.

En İyi Kahve Demleme Yöntemi

Kahvenizi demleme şekliniz gerçekten de kalp sağlığınızı etkileyebilir. İsveç’te yapılan başka bir araştırma, belirli demleme yöntemlerinin kahvede bulunan ve diterpen adı verilen kolesterolü yükselten maddelerin seviyesini önemli ölçüde azaltabildiğini ortaya koymuştur.

Türk kahvesi gibi haşlanmış kahve, kolesterolü yükselten ve kardiyovasküler hastalık riskini artıran bu maddeleri en yüksek seviyede içermektedir.

Espresso ve makinelerde demlenen kahve de, büyük farklılıklar göstermekle birlikte, yüksek diterpen seviyeleri göstermektedir.

Öte yandan, filtrelenmiş kahve, diterpenlerin çoğunu ortadan kaldırdığı için en sağlıklı seçenek olarak kabul edilmektedir.

Çalışma, haftada beş gün üç fincan makinede demlenmiş kahvenin kağıtta filtre edilmiş kahve ile değiştirilmesinin LDL kolesterolü beş yılda tahmini %13, 40 yılda ise %36 oranında düşürebileceği sonucuna varmıştır.

Bu kahve demleme yöntemi kardiyovasküler sağlık için tercih edilebilir bir seçim gibi görünmektedir.

Önceki araştırmalar da kahve içmenin, özellikle de günde iki ila üç fincan kahve içmenin, kahve içmeyenlere kıyasla daha düşük kardiyovasküler hastalık ve erken ölüm riskiyle ilişkili olduğunu göstermiştir.

Bununla birlikte, kahve tüketimiyle ilişkili sağlık yararlarını veya risklerini belirlemede demleme yöntemi çok önemlidir.

Özetle, kalp sağlığınıza yönelik riski en aza indirmek için kahvenizi kağıt filtre kullanarak demlemeniz öneriliyor.

Bu içeriği beğendiyseniz lütfen çevrenizle paylaşınız…