13:33:24

Eski Facebook Çalışanının Yeni Kitabı Mark Zuckerberg’in Acımasız İmajını Çiziyor

Meta, yazarın sert kitabını tanıtmasını engelledi. Dünyanın en önde gelen sosyal medya şirketinin yaratıcısı olan Mark Zuckerberg, kamuoyundan, Kongre’den ve hatta bir filmden bile payına düşen iğneleyici sözlerle karşılaştı. Ancak bu kez Meta CEO’sunun eleştirileri, onunla yıllarca yakın çalışan birinden geliyor…

Sarah Wynn-Williams Facebook‘a 2011 yılında katıldı ve küresel politikada direktörlüğe kadar yükseldi ancak patronu Joel Kaplan’ın kendisine cinsel tacizde bulunduğunu iddia ettikten sonra 2017 yılında kovuldu. Salı günü şirketin yönetimini eleştiren yeni bir kitap yayımladı. Kitabın başlığı olan “Dikkatsiz İnsanlar”, Zuckerberg ve eski Operasyon Direktörü Sheryl Sandberg ve şirketin yeni atanan küresel ilişkiler başkanı Kaplan da dahil olmak üzere yardımcılarına atıfta bulunuyor; alt başlık ise “Güç, Açgözlülük ve Kayıp İdealizm Üzerine Uyarıcı Bir Hikaye”.

Facebook‘u yöneten Meta, kitabın ses getirmesini engellemeye çalışıyor. Çarşamba günü şirket, Wynn-Williams‘ın aşağılamama anlaşmasını gerekçe göstererek, kitabın daha fazla satışını ve tanıtımını engelleyen geçici bir tahkim talebini kazandı. Kararın yayımcısı Flatiron Books‘u kapsamayacağı anlaşılıyor.

Meta sözcüsü Erin Logan Salı günü verdiği demeçte, “Bu kitap, şirket hakkında güncel olmayan ve daha önce bildirilen iddiaların ve yöneticilerimiz hakkındaki yanlış suçlamaların bir karışımıdır” dedi. Wynn-Williams‘ın Kaplan hakkındaki iddialarının yanlış olduğunu söyledi ve Perşembe günü yaptığı açıklamada, kitabı “karalayıcı” olarak nitelendirdi ve Wynn-Williams‘ın “sektörün standart doğruluk kontrol sürecini” atladığını iddia etti. Kitabın yayımcısı New York Times‘a yaptığı açıklamada, kitabın kapsamlı bir şekilde incelendiğini söyledi ve Perşembe öğleden sonra itibariyle “Careless People” Amazon‘un en çok satanlar listesinde 3 numaradaydı.

Kitabı okuyunca Meta‘nın neden Wynn-Williams‘ın anlattıklarının yayılmasını engellemek istediği anlaşılıyor: CEO’su kötü bir şekilde ortaya çıkıyor. Kitaptaki pek çok önemli nokta daha önce rapor edilmiş olsa da, Wynn-Williams‘ın Zuckerberg ile tüm dünyayı kapsayan etkileşimlerinden anekdotlar, bir anı kitabından bekleyeceğiniz taze, ayrıntı açısından zengin hikayeleri içeriyor. Wynn-Williams, Zuckerberg‘i öfkeli, hatalarının hesabını vermeyen, tarih konusunda cahil ve -bir masa oyunu seansında- son derece öfkeli bir kaybeden olarak gösteriyor.

Wynn-Williams, “Facebook’un sahip olduğu türden bir güce sahip olan insanların sorumluluk duygusunu öğrenmelerini umarsınız, ancak bunu yaptıklarına dair herhangi bir işaret göstermiyorlar” diye yazıyor. “Aslında ben tam tersini görüyorum. Eylemlerinin sonuçlarını ne kadar çok görürlerse, Mark ve Facebook’un liderliği de o kadar az umursuyor.”

Anlattığı bazı anlar zaten kamuya açıktı. Wynn-Williams, 13:38:17’i 2018 yılında Senato’da veri gizliliğiyle ilgili bir oturumda yalan söylemekle ve Facebook‘un Çin Komünist Partisi ile birlikte çalışarak uygulamasının ülkedeki engelini kaldırmaya çalıştığını önemsiz göstermekle suçluyor. CEO, 2015 yılındaki bir Birleşmiş Milletler açılış konuşmasında, Facebook‘un BM mülteci kamplarına internet götürmeyi planladığını duyurmuştu –Wynn-Williams, Facebook‘taki politika ekibinin bu fikirden tek bir kelime bile duymadığını ve bunun muhtemelen bir “reklam” olduğunu yazıyor.

Diğer bölümler ise tamamen yeni. Wynn-Williams’a göre bir akşam yemeğinde Zuckerberg, popülist çekiciliği ve Amerikan yerlilerini insanlık dışı bir şekilde yeniden yerleştirmesiyle bilinen Andrew Jackson‘ın Amerika’nın en iyi başkanı olduğunu söyledi ve “bu uzak ara böyle yakın bile değil” dedi. Bir bölümde, Zuckerberg‘in kendisine, helikopter pisti inşa etmek için izin alamadığından San Francisco mahallelerine sık sık gelmediğini söylediğini anlatıyor. Zuckerberg‘i bir “balon” içinde yaşamakla suçlayan Wynn-Williams, 2016’da Peru’ya yaptığı bir gezi için pasaportunu unuttuğu ve suçu başkalarına attığı bir anı detaylandırıyor.

Wynn-Williams bazı noktalarda, bu çok güçlü yönetici karşısında kendi güçsüzlüğüyle boğuşuyor. Peru’dan dönüş uçuşunu anlatırken, dönemin Başkanı Barack Obama‘nın Donald Trump ve Hillary Clinton arasındaki 2016 seçimleri sırasında Facebook‘taki yalan haberler ve yanlış bilgilendirmeler nedeniyle Zuckerberg‘e ateş püskürdüğünü yazıyor.

Eve dönerken CEO kara kara düşünüyor ve görünüşe göre Wynn-Williams‘ı Ticket to Ride ve Settlers of Catan oyunlarını kendisine karşı kazandığında hile yapmakla suçluyor. Wynn-Williams daha sonra, Facebook‘un haber ekosistemini şirket merkezinde olacak şekilde yeniden oluşturmasını önermeden önce, neredeyse bir başkanlık kampanyası gibi bir ABD turu düşünmeye başladığını yazıyor. Wynn-Williams, uçak alçalırken Zuckerberg‘in kendisine “güç gaspı” olarak tanımladığı fikirleri hakkında ne düşündüğünü sorduğunu yazıyor.

Zuckerberg‘in sorusuna yanıt vermenin zorluğunu “Bu beş yıl boyunca, onun pek çok seçimle yüzleştiğini ve başladığımızda sahip olduğu temel insani nezaketle temasını kaybettiğini gördüğümü hissediyorum” sözleriyle açıklıyor. “Bunu söyleyebilir miyim? Nasıl söyleyebilirim? Bunlardan herhangi birini ona nasıl söyleyebilirim?”

Wynn-Williams‘ın eleştirileri Zuckerberg ile sınırlı değil. Sandberg‘in yönetimindeki çalışma kültürünü o kadar yoğun olarak tanımlıyor ki Wynn-Williams, ayakları üzengide doğum yaparken konuşma noktalarını göndermek için baskı altında hissediyor. Wynn-Williams, “Sheryl ile açık muhalefet bir seçenek değil” diye yazıyor ve insanların cezalandırılma korkusuyla yöneticiden “kötü haberleri veya durumları aktif olarak sakladığını” savunuyor.

Kaplan‘ın da durumu kötü. Kitaba göre, Wynn-Williams‘ın Myanmar’a odaklanması için bir insan hakları uzmanını işe almasını engelledi; Facebook, kendi sözleriyle, “platformumuzun bölünmeyi körüklemek ve çevrimdışı şiddeti kışkırtmak için kullanılmasını önlemeye yardımcı olmak için yeterince şey yapmadı.” 2016’dan itibaren Myanmar ordusu binlerce Müslüman Rohingyayı katletti ve yüz binlercesi de ülkeden kaçtı; kışkırtıcı Facebook paylaşımları ve grupları şiddetin alevlerini körükledi. Wynn-Williams‘ın hesabına göre, şirketin Burma dilinde konuşan yeterli sayıda içerik moderatörü yoktu.

“Bunun nedeni daha büyük bir vizyon ya da ülkedeki Müslümanlara yönelik herhangi bir kötü niyet değildi,” diye yazdı. “Parasızlık da değildi. Benim vardığım sonuç: Sadece Joel, Elliot [Schrage], Sheryl ve Mark’ın umurlarında değildi.”

Wynn-Williams ayrıca Kaplan‘ın patronu olarak kendisine uygunsuz yorumlarda bulunduğunu ve doğumdan sonra kanamasının nereden geldiğini defalarca sorduğunu yazıyor. Wynn-Williams, Kaplan‘ın diğer iş arkadaşlarının önünde kendisine “boğucu” dedikten kısa bir süre sonra bir dans pistinde kendisine çarptığını yazıyor. Kaplan hakkında bir soruşturma başlatan Wynn-Williams, “neredeyse anında” görevinde kesinti yapılarak misilleme yapıldığını ve sonunda da işten çıkarıldığını yazıyor. Wynn-Williams soruşturmayı bir “saçmalık” olarak nitelendiriyor.

Meta sözcüsü Logan, Wynn-Williams‘ın iddialarının “yanıltıcı ve asılsız” olduğunu ve “düşük performans ve zehirli davranış nedeniyle kovulduğunu” söyledi.

Logan, “Whistleblower statüsü, kitap satmaya çalışan hoşnutsuz aktivistleri değil, hükûmetle yapılan iletişimleri korur,” diye ekledi. Şirket ayrıca yazarın iddialarından bazılarını “eski haber” olarak nitelendiren bir belge yayımladı.

Bu içeriği beğendiyseniz lütfen çevrenizle paylaşınız…