Y eni bir araştırmaya göre, 16 yaşın altındaki çocuklar için miyokardit riski, COVID-19 ile enfekte olanlar için virüs bulaşmamış olanlara göre 37 kat daha yüksek.

Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerinden (CDC) yazarlar, çalışmanın aşının faydalarının aşılamadan sonra küçük bir miyokardit riskinden daha ağır bastığına dair daha fazla kanıt sağladığını söyledi.

Yeni bir Morbidite ve Mortalite Haftalık Raporuna göre, araştırmacılar 900’den fazla hastaneden gelen verileri analiz etti ve miyokardit için yatan hasta ziyaretlerinin 2020’de 2019’a kıyasla %42 daha yüksek olduğunu tespit etti.

Mart 2020 ile Şubat 2021 arasında 36 milyon hastanın yaklaşık %0.01’inde miyokardit vardı. Miyokarditli kişilerin medyan yaşı 54 idi ve %59’u erkekti.

Miyokarditli hastaların yaklaşık %42’sinde çoğunlukla aynı ay içinde olmak üzere COVID-19 öyküsü vardı. Ekip, miyokardit riskini COVID-19 olanlarda %0.146 ve COVID-19 tanısı olmayanlarda %0.009 olarak belirledi.

Tüm yaşlarda, COVID-19’lu kişilerde miyokardit riski, enfekte olmayanlara kıyasla neredeyse 16 kat daha yüksekti. Miyokardit riski, enfekte olmayan yaşıtlarına kıyasla 16 yaş altı enfekte çocuklarda 37 kat, 16-39 yaş arası enfekte kişilerde yedi kat daha fazlaydı.

Çalışmaya göre, COVID-19’lu çocuklarda görülen miyokardit vakalarından bazıları multisistem inflamatuar sendrom vakaları olabilir.

Yazarlar, çalışmanın COVID-19’un miyokardite neden olduğunu kanıtlamadığını, ancak ikisi arasındaki bağlantının bulgularının diğer birkaç çalışma ile tutarlı olduğunu belirtti.

Son aylarda, bir mRNA COVID-19 aşısı olduktan sonra küçük bir miyokardit riski konusunda endişeler olmuştur. Haziran ayında yapılan bir araştırma, aşılamadan sonra en yüksek miyokardit oranlarına sahip olan 12-29 yaş arası erkekler arasında, her milyon ikinci doz aşı için tahmini 39 ila 47 hafif miyokardit vakası olacağını gösterdi. Yeni çalışmanın yazarları, bulgularının sağlık yetkililerinin aşının faydalarının risklerden çok daha ağır bastığı yönündeki iddialarını desteklediğini söylüyorlar.

“Bu bulgular, COVID-19’un halk sağlığı üzerindeki etkisini ve bununla ilişkili komplikasyonlarını azaltmak için aşılama dahil olmak üzere kanıta dayalı COVID-19 önleme stratejilerinin uygulanmasının önemini vurgulamaktadır."

Bu içeriği beğendiyseniz lütfen çevrenizle paylaşınız…