İç Mekân Hava Kalitesi Ne Olacak?..
O kullar açıldı, MEB, 81 il’e önlemler ile ilgili bir rehber gönderdi. Rehberde bahsedilen önlemlerin tamamı insan davranışlarıyla ilgili. Ancak o yaştaki çocuklardan bunca kurala uymalarını beklemek biraz fazla iyimserlik gibi görünüyor. Ayrıca, yöneticilerin asıl önlem alması gereken ama bundan hiç bahsedilmeyen bir durum var: İç mekân kalitesi ve iç mekân hava temizliği. Bunlar olmadan bu salgın çocukların altından kalkabileceği bir şey olmayacaktır.
Hastalığı belirtisiz geçirenlerin – çocuklar büyük yüzdeyle böyle geçiriyor – vakadan sayılmaması gibi bir hataya düşersek okulların virüs laboratuvarına dönüşmemesi için mucize gerekecektir. Kağıt üzerinde alınan – bazıları da tutarsızlık gösteren – önlemler manzumesiyle yüz yüze eğitimin uzun süre sürdürülmesi oldukça zor görünüyor.
COVID-19’un yayılması havadaki partiküller ve damlacıklar yoluyla gerçekleşir. COVID ile enfekte olan kişiler, nefes verirken (örneğin, sessiz nefes alma, konuşma, şarkı söyleme, egzersiz, öksürme, hapşırma) SARS CoV-2 virüsünü içeren solunum sıvılarının partiküllerini ve damlacıklarını havaya salabilir. Damlacıklar veya aerosol parçacıkları, görünür olandan mikroskobik boyuta kadar çok çeşitli boyutlarda değişiklik gösterir. Enfeksiyöz damlacıklar ve parçacıklar bir kez solunduğunda, kişiden (kaynaktan) dışarı doğru hareket ederler. Bu damlacıklar virüsü taşır ve enfeksiyonu iletir. İç mekanlarda, çok ince damlacıklar ve parçacıklar oda veya boşluktaki havada yayılmaya devam edecek ve birikebilecektir.
COVID-19, bulaşıcı SARS-CoV-2 virüsünü taşıyan solunum sıvıları ile temas yoluyla bulaştığından, bir kişi, enfekte olmuş bir kişinin öksürmesi veya yakınında konuşmasıyla enfekte olabilir. Ayrıca enfekte kişiden uzağa yayılan aerosol parçacıklarının solunmasıyla da virüse maruz kalabilirler. COVID-19’un havadaki virüsün solunmasından bulaşması, yaklaşık 2 metreden daha uzun mesafelerde meydana gelebilir. Enfekte bir kişiden gelen parçacıklar, tüm oda veya kapalı alan boyunca hareket edebilir. Parçacıklar, bir kişi odadan ayrıldıktan sonra da havada kalabilir – bazı durumlarda saatlerce havada kalabilirler. Birisi ayrıca, solunum sıvılarının doğrudan mukoza zarlarına sıçraması ve püskürtülmesi yoluyla da virüse maruz kalabilir. Yayılma bazen kontamine yüzeylerle temas yoluyla da meydana gelebilir, ancak bu yolla bulaşmanın artık daha az olası olduğu düşünülmektedir.
Virüsü taşıyan partiküllerin solunmasıyla enfeksiyon riski genellikle enfekte insanlardan uzaklaştıkça ve süreye göre azalırken, bazı durumlar enfeksiyon riskini artırır:
* Özellikle dış ortam havası ile havalandırmanın yetersiz olduğu iç ortamlarda dış mekanlardan ziyade iç mekanlarda olmak
* Yüksek sesle konuşma, şarkı söyleme veya egzersiz yapma gibi solunum sıvılarının emisyonunu artıran faaliyetler
* Uzun süreli virüse maruz kalma (örneğin birkaç dakikadan uzun)
* Kalabalık alanlar, özellikle yüz maskelerinin tutarsız veya uygun olmayan şekilde kullanılması.
COVID-19’un hava yoluyla bulaşma potansiyelini azaltmak için atılabilecek basit adımlar vardır. Bir binanın yerleşimi ve tasarımı ile doluluk oranı ve ısıtma, havalandırma – iklimlendirme (HVAC) sisteminin türü, virüsün potansiyel olarak hava yoluyla yayılmasını etkileyebilir. Havalandırma ve hava temizlemede yapılan iyileştirmeler tek başına SARS-CoV-2 virüsünün hava yoluyla bulaşma riskini ortadan kaldıramasa da dış ortam havası ve hava filtreleme ile havalandırmanın artırılmasını önemli bir gerekliliktir.