“Cephaneliğimizdeki Her Araca İhtiyacımız Olacak...”
20:15:05
Teknoloji Şirketleri Şaşırtıcı Bir Enerji Kaynağına İnanılmaz Yatırım Yapıyor
Meta ve Google, enerjiye aç veri merkezlerine güç sağlamak için derinlere iniyor ve ayaklarımızın altındaki büyük miktarda jeotermal enerjiden yararlanmalarını sağlayacak yeni sondaj tekniklerini araştırıyor…
The New York Times‘ın haberine göre, yapay zekâ patlaması ucuz ve bol elektriğe olan talebi hızla artırdığı için büyük teknoloji şirketleri enerji sıkıntısıyla karşı karşıya. Bazı teknoloji devleri artan enerji ihtiyaçlarını karşılamak için rüzgar ve güneş enerjisine yönelmiş olsa da, bunlar belirli hava koşullarında elektrik üretemiyor.
Ancak jeotermal enerji, Dünya’nın çekirdeğinden gelen ısı her zaman mevcut olduğu için esasen 7/24 çalışabilir ve bu da onu ideal bir çözüm haline getirir.
Meta, bu tükenmez güç kaynağından yararlanmak için yenilikçi bir yöntem kullanarak 150 megawatt’a kadar ısı enerjisinden (yaklaşık 70.000 eve güç sağlamak için yeterli) yararlanma planıyla bunu bir adım öteye taşıyor.
The Times‘a göre, petrol ve gaz endüstrilerine benzer hidrolik kırma teknikleri kullanarak temiz elektrik üretmek üzere ısıyı hasat etmek için jeotermal startup Sage Geosystems ile ortaklık kurdu.
Ancak Sage, kirli ve çevreyi kirleten yakıtları çıkarmak yerine yenilenebilir termal enerji için sondaj yapacak. Yeryüzünün derinliklerinde kırıklar oluştukça, su yeraltına pompalanır ve küçük çatlaklardan geçerken ısınır. Sıcak su daha sonra polen üreten türbinlere güç sağlamak için tekrar yukarı pompalanır.
Sage‘in basın açıklamasına göre proje “Rocky Dağları’nın doğusunda yeni nesil jeotermal enerjinin ilk kullanımı olacak” – ancak şirket kesin bir yer açıklamadı. Sage ve Meta, çığır açan projenin ilk aşamasının 2027 yılında başlamasını bekliyor.
Google ayrıca, Nevada’nın kuzeyinde Google‘ın veri merkezlerini karbondan arındırmaya yardımcı olacak 5 MW’lık bir pilot proje olan Project Red‘i inşa etmek için başka bir jeotermal girişim olan Fervo Energy ile işbirliği yaparak jeotermal enerjiden yararlanmaya başladı.
Google kısa süre önce bu ortaklığı genişleterek Nevada’nın şebekesine 115 MW’lık ek jeotermal enerji getirdiğini ve böylece veri merkezlerini ve ofislerini 2030 yılına kadar %100 yeşil enerjiyle çalıştırma hedefine katkıda bulunduğunu duyurdu.
Jeotermal, Amerika’nın enerji karışımının %1’inden daha azını oluştursa da, yeşil teknolojiler ilerledikçe bu oranın büyük ölçüde artması bekleniyor.
Ülkenin büyük bir bölümünün altında yatan volkanik faaliyetleriyle onlarca yıldır jeotermalden büyük ölçüde yararlanan İzlanda, son yıllarda bu alanda yenilikler yapmaya devam etti, ancak Dünya’nın gücünden yararlanmak için bir volkana yakınlık gerekli değil.
ABD Enerji Bakanlığı‘nın bir raporuna göre jeotermal enerji üretimi 2050 yılına kadar 90.000 gigawatt ya da daha fazlasına ulaşarak işletmeler ve haneler için bol miktarda ucuz ve temiz enerjinin kilidini açabilir.
Enerji Bakanı Jennifer Granholm bir enerji toplantısında “Jeotermalin muazzam bir potansiyeli var” dedi.